Tatlı Baykuşlar
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Geri: Tatlı Baykuşlar
İşte Ateş Oklarıyla çıkardığımız kargaşadan sonra buradaydık. Ben girdiğimde büyülenmiştim hepsi de çok tatlılardı ama yan yana 2 baykuş gördüm ve büyülendim. İkiside yavruydu. Biri paçalı baykuş yavrusu diğeri ise peçeli baykuş yavrusuydu. İkisi de çok şekerlerdi. Hemen kafeslerinin önüne gittim ve onlara büyülünmişçesine baktım. Hemen satış görevlisine seslendim.
"Bayım, ben bu 2 baykuşu da almak istiyorum. Tüm malzemleri ile beraber. Yemekleri,kafesi ve bakımı ilgili şeyleri." dedim.
"Peki efendim." dedi ve 2 baykuş yavrusunu kafesini değiştirmek için içeriye gitti ve çok güzel kafeslerle geri döndü. Parasını ödedim. O sırada Bella'yı bir baykuşa bakarken gördüm. Ve elimdekilerini görünce şaşırdı.
"1 tane alacağını düşünüyordum." dedi.
"Ama çok tatlılar. Baksana şunlara." dedim.
"Bayım, ben bu 2 baykuşu da almak istiyorum. Tüm malzemleri ile beraber. Yemekleri,kafesi ve bakımı ilgili şeyleri." dedim.
"Peki efendim." dedi ve 2 baykuş yavrusunu kafesini değiştirmek için içeriye gitti ve çok güzel kafeslerle geri döndü. Parasını ödedim. O sırada Bella'yı bir baykuşa bakarken gördüm. Ve elimdekilerini görünce şaşırdı.
"1 tane alacağını düşünüyordum." dedi.
"Ama çok tatlılar. Baksana şunlara." dedim.
Geri: Tatlı Baykuşlar
Taylor' minik 2 tane baykuş almıştı...
Gerçekten çok şekerlerdi!
Hafifçe gülümsedim;
"Bende iki tane alacağım!"
Ama seherbazlıktan kalma bir alışkanlıkla en vahşi kuşları almak istiyordum.
Görevliye seslendim;
"Bakar mısınız! Kartal ve Gölge baykuşları nerede?" bilinçli olarak diğer kuşları ürkütmemek için ayrı bir yerdeydiler. Dükkanın en arkasında ki büyük kafaslerin içinde bir elin parmaklarını geçemeyecek kadar azdılar.
İnsanlar saldırganlıklarından dolayı bu kuşları tercih etmiyordu.
Ama belkide en sağdık kuşlardı. Lankörlük etmezlerdi. Bir kuş ikramına sizi tepmezlerdi!
Kafese biraz yaklaştım.
Taylor yüzünü buruşturdu;
"Bunlardan mı alacaksın?"
"Elbette. Tatlı değiller ama onlara daha rahat güvene bilirim hem benim mektuplarım uzak yerlere gidiyor, süs kuşu gibi bir şey alırsam kuşlar 2-3 haftaya ölür."
Bir kaç adımla kafesle burun buruna geldim.
Kafesin diğer çarafındaki kartal baykuşunun 1 buçuk metrelik kanatları açıldı ve bir anda bir iki santim önümdeydi. Gülümsedim;
"Onu alabilir miyim?" görevli başını sallayarak kuşu elleri arasına aldı birde kafesin en arkasına püsmüş bize sessizce bakan gölge baykuşunu istedim...
Boşuna kafes almayacaktım.
Nasılsa kafesin içinde durmayacaklarını biliyordum.
Bu kuşlardan daha önce beslemiştim!
"Yanında sadece baykuş ikramı olsun... 3 kilo!"
Adam başını salladı ve kuşları bana uzattı kartal kuşu adamın elleri arasında direk omzuma kondu. Onu sevmiştim.
Ama gölge kuşu çok geride duruyordu.
Hafifçe ona eğildim ve başını okşadım.
"Merak etme. Seninle arkadaş olmak istiyoyorum." kularımda ince sesi çınladı.
Benim gibiydi. Tanımadığı insanlara karşı soğuktu! Ama uzatılan elleri geri çevirmiyodu sadece biraz zaman!
Baykul ikramını elime aldım para mı ödedim...
Kuşlarrın arkamdan uçtuklarını kanat sesslerinden hissedebiliyordum.
Gerçekten çok şekerlerdi!
Hafifçe gülümsedim;
"Bende iki tane alacağım!"
Ama seherbazlıktan kalma bir alışkanlıkla en vahşi kuşları almak istiyordum.
Görevliye seslendim;
"Bakar mısınız! Kartal ve Gölge baykuşları nerede?" bilinçli olarak diğer kuşları ürkütmemek için ayrı bir yerdeydiler. Dükkanın en arkasında ki büyük kafaslerin içinde bir elin parmaklarını geçemeyecek kadar azdılar.
İnsanlar saldırganlıklarından dolayı bu kuşları tercih etmiyordu.
Ama belkide en sağdık kuşlardı. Lankörlük etmezlerdi. Bir kuş ikramına sizi tepmezlerdi!
Kafese biraz yaklaştım.
Taylor yüzünü buruşturdu;
"Bunlardan mı alacaksın?"
"Elbette. Tatlı değiller ama onlara daha rahat güvene bilirim hem benim mektuplarım uzak yerlere gidiyor, süs kuşu gibi bir şey alırsam kuşlar 2-3 haftaya ölür."
Bir kaç adımla kafesle burun buruna geldim.
Kafesin diğer çarafındaki kartal baykuşunun 1 buçuk metrelik kanatları açıldı ve bir anda bir iki santim önümdeydi. Gülümsedim;
"Onu alabilir miyim?" görevli başını sallayarak kuşu elleri arasına aldı birde kafesin en arkasına püsmüş bize sessizce bakan gölge baykuşunu istedim...
Boşuna kafes almayacaktım.
Nasılsa kafesin içinde durmayacaklarını biliyordum.
Bu kuşlardan daha önce beslemiştim!
"Yanında sadece baykuş ikramı olsun... 3 kilo!"
Adam başını salladı ve kuşları bana uzattı kartal kuşu adamın elleri arasında direk omzuma kondu. Onu sevmiştim.
Ama gölge kuşu çok geride duruyordu.
Hafifçe ona eğildim ve başını okşadım.
"Merak etme. Seninle arkadaş olmak istiyoyorum." kularımda ince sesi çınladı.
Benim gibiydi. Tanımadığı insanlara karşı soğuktu! Ama uzatılan elleri geri çevirmiyodu sadece biraz zaman!
Baykul ikramını elime aldım para mı ödedim...
Kuşlarrın arkamdan uçtuklarını kanat sesslerinden hissedebiliyordum.
Isabella Marie Swan- Yönetici-Seherbaz-Biçim Değiştirme Profesörü-Zümrüdü Anka Yoldaşlığı
- Mesaj Sayısı : 98
Yaş : 34
Nerden : ~~~
Rp Puanı
Rp Puanı:
(100/100)
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz